Küresel elektrikli araç ve hibrit pazarı pandemi etkisinde geçen 2020’de bile yüzde 43 büyüdü. Aynı dönemde küresel içten yanmalı motor pazarı yüzde 18,5 küçüldü. Beklentiler bu büyümenin aynı hızla devam edeceğini hesaplıyor. 2030 yılına kadar satılan her iki araçtan birinin elektrikli olacağı tahmin ediliyor. International Energy Agency'nin (IEA) tahminlerine göre küresel elektrikli binek araç parkı 2030’da 125 milyon adede ulaşacak. Asıl çarpıcı veri ise Avrupa’da 2025’te tahminen pazarın yüzde 16’sını oluşturacak elektrikli araçların, 2035’te pazarın yüzde 95’ini ele geçireceği yönünde. Türkiye'deki elektrikli araç sayısı ise 2021’de 34 binlerdeydi. Bu sayının 2023’te 69 bini, 2030’da 2,4 milyonu ve 2040'ta ise yaklaşık 17 milyonu bulması bekleniyor. Pazar payının ise 2023’te 0,3’e; 2030’da yüzde 8’e ve 2040’ta ise yüzde 38’e ulaşması öngörülüyor.
Bu büyüme kuşkusuz yeni bir istasyon altyapısını da beraberinde getirecek. Zaten Türkiye’de elektrikli araç şarj ünitesi (şarj ağı işletmecisi ve özel üniteler) sayısının 2023’te 54 bine, 2030’da 1,1 milyona ve 2040’ta ise 4,8 milyona ulaşması tahmin ediliyor. Toplam üstyapı ve altyapı donanım yatırımının ise 2023'te 468,4 milyon euro, 2030'da 9,2 milyar euro ve 2040'ta 72,3 milyar euro olarak gerçekleşmesi öngörülüyor.
Tüketicilerin elektrik araç alımında en büyük engellerden biri olarak saydığı şarj istasyonları konusunda EPDK mayıs ayının sonunda önemli bir adım atmış ve beş şirkete şarj istasyonu ağı kurma lisansı vermişti. Bunlara geçen hafta bir firma daha eklendi. Togg, Trugo markasıyla EPDK’dan lisans alarak sektöre adım attı. Togg, Trugo ile 81 ilde 600’ün üzerinde lokasyonda 1000 yüksek performanslı şarj cihazı (DC) kurmayı hedefliyor. Trugo’nun şarj cihazlarıyla ortalama bir bataryanın doluluk oranı 25 dakika içinde yüzde 80’e ulaşabilecek. Trugo, trafik yoğunluğu yüksek güzergahlarda 25, az yoğunlukta bölgelerde 50 kilometrede bir şarj cihazlarıyla yer alacak. Her bir cihaz üzerinde iki soket yer aldığı için 2000 soketle hizmet verecek olan Trugo, trafiğin yoğun olduğu noktalarda da istasyon sayısını artıracak. Türkiye’deki tüm elektrikli araç kullanıcılarına açık olacak cihazlarda yüzde 100 yenilenebilir enerji kaynağı sertifikalı hizmet sağlanacak.
Yeni oluşa sektörde geçen haftaki diğer önemli haber daha önce lisans almış olan FullChanger’ın, enerji yönetimi ve otomasyonunun dijital dönüşümü alanında faaliyet gösteren Schneider Electric ile iş birliğine gitmesi oldu.
Şarj istasyonlarıyla ilgili tüketicilerin en büyük beklentisi şarj zamanın azaltılması. Yapılan araştırmalara göre tüketiciler seyahat ederken 30 dakikanın altında şarj süreleri bekliyor. Buna karşın günümüzde hizmet veren şarj istasyonlarının büyük çoğunluğunda harcanan zaman 3 saati aşıyor. İki şirketin hedefi de bu talebe cevap vermek...